Üniversitemiz Klinik Farmakogenetik Laboratuvarında; halen 100’ün üzerinde molekül ve madde analizleri yapılmaktadır. Bunlar;
A- Nöropsikiyatri alanında kullanılan İlaçların kan düzeyleri analizleri (Therapeutic Drug Monitoring -TDM)
B- İdrar numunelerinde yasa dışı ve kötüye kullanılan ilaç ve madde analizleridir.
Hem Tedavisel İlaç Kan düzeyleri ve hem de Yasa Dışı Kullanılan İlaç ve Madde Analizleri için kullanılan yöntem; LC-MS-MS’dir ve FDA-EMA kılavuzun da belirtilen doğruluk ve kesinlik sınırlarına uygun analitik tekniklerle yapılmakta ve analizler günlük gerçekleştirilmektedir.
Bilindiği gibi İlaç kan düzeyi, terapötik ilaç izlenmesi (Therapeutic Drug Monitoring-TDM) ölçümü psiko-nöro farmakolojide maliyet düşürücü yönüyle de tedavide büyük önem taşır. Hastanın uzun hastane yatışlarını kısaltacak, deneme-yanılma yoluyla ilaç kullanımını en aza indirecek bir yöntemdir. TDM ile hasta takibinin diğer yararı da; "Doğru İlaç, Doğru Doz, Doğru Yol, Doğru Süre" ilkelerine bağlı kalarak ilaç kullanma imkânının sağlanmasıdır. TDM'nin diğer bir önemli faydası da; hastanın ilaç toksitesinden korunmasıdır. Normal tedavi dozunda beklenmeyen toksisiteyi belirlememizde yarar sağlarken, ilaçların yüksek dozda ve kötüye kullanımı da önlenmiş olur. Tedaviye dirençli vakalarda TDM uygulamasının gelecekte rutin bir uygulama olması beklenmektedir ve laboratuvarımız Türkiye’de çok geniş bir test paneli ve ileri teknoloji kullanarak bu hizmeti veren tek ve öncü laboratuvardır.
Son derece hassas ölçümler sayesinde kişinin istenilen biyolojik matriks içinde ilaç kan düzeyi takiplerinin yapılmasın da, ilaç kan düzeyi monitorizasyonunda üç temel hedef gözetilir:
1. Kişi kendisine reçete edilen farmakoterapiyi uyguluyor mu? İlaçlarını kullanıyor mu?
2. Uygulanan doz rejimi sayesinde ilaç etkin konsantrasyona ulaşıyor mu?
3. İlaç etkisizliği veya ilaç toksisitesi söz konusu mu?
KİŞİYE ÖZEL İLAÇ TEDAVİSİ’ nin uygulanmasında önemli bir basamak olan terapötik ilaç düzeyinin izlenmesi (TDM), bireyin o andaki fenotipinin belirlenmesini sağlar. Böylece bireyin sitokrom P450 enzim aktivitelerinin pratik bir şekilde ölçülebilmesini ve buna göre kişiye özel ilaç dozajına gidilmesine imkân verir. Bu sayede kusursuz Tıp Uygulamaları prensibine dayanarak kişiye zarar vermeden kısa sürede en etkili bireye özgü ilaç tedavisi uygulanmaktadır.
Madde kullanım bozukluğunun belirlenmesinde kullanılan analizlerin klinik karar verme özelliği olmalıdır. Bu nedenle bağımlılıkla mücadele alanında çalışan uzmanlar hastalarını takip ederken istedikleri laboratuvar testlerinin hangi yöntemle yapılması gerektiğinde de ısrarcı olmaktadır. Bu alanda da fark yaratmak amacıyla hazırlanan bir projeyle laboratuvarımız alt yapısı hazırlanmıştır. Üniversitemizin “Toksik ve Bağımlılık Yapan Maddelerin Kanıta Dayalı Tayin-Tarama ve Danışma Merkezi” kurulması başlıklı projesi İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) tarafından, 977.303.-TL lik bütçeyle 2014 yılında desteklenmiştir. Projeye İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Beykoz Belediyesi ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü de iştirakçi olarak katılmıştır. Proje kapsamında Beykoz ve diğer ilçelerin halkına ve İstanbul’da bulunan çeşitli ortaöğretim kurumlarına bağımlılıkla ilgili seminerler ve konferanslar verilmiştir. Projemiz 29.Eylül.2015 tarihinde kapanış toplantısıyla başarı ile tamamlanmıştır. Proje bitimi sonrası, eğitilmiş personelin istihdamı ve yüksek teknolojik nitelikleri olan makine-teçhizatın kurumsal sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla Üniversitemizin bu laboratuvarı faaliyetlerine devam etmiştir. Bu süreçte bazı kurum ve kuruluşların yurt dışında yaptırdıkları benzer analizleri Üniversitemizde yaptırmayı tercih etmesi de projenin önemli bir katma değeridir.
Bağımlılıkla mücadele kapsamında nihai hedefi “Doğrulama Laboratuvarı” olan laboratuvarımız; Türk Akreditasyon Kurumuna müracaat ederek 24.06.2016 tarihinde: TS EN ISO/IEC 17025 Standardı deney ve kalibrasyon laboratuvarlarının yeterliliği ile akredite olmuştur (Etil Glukuronid, Benzoilekgonin, Morfin).
İdrar numunelerinde yasadışı ve kötüye kullanılan ilaç ve madde analizlerini ileri teknoloji LC-MS/MS cihazı kullanılarak gerçekleştiren laboratuvarımız; yöntemlerinin geçerliliğini (validasyonları); Avrupa İlaç Ajansı’nın(EMA) 2011 yılında işleme soktuğu “Guideline on Bioanalytical Method Validation ” da belirtilen kurallara göre bu alanda en yüksek teknolojiyi kullanıp gerçekleştirmektedir. Halen laboratuvarımızda: Bağımlılık yapan madde analizlerine ek olarak VitD analizleri de yapılmaktadır.
Bağımlılıkla mücadele de analiz sonuçlarının doğrulamaya gerek olmayacak düzeyde güvenli olması gerekir. Laboratuvarımız cihaz parkuru analitik olarak miktar tayini yapan en ileri teknolojiye sahiptir. Analizler; ölçümleri altın standart olarak kabul edilen yüksek özgünlük, seçicilik ve hassasiyeti olan Yüksek Basınçlı Sıvı Kromatografisi Ardışık Kütle Spektrometre cihazı ile gerçekleştirilmektedir. Biyolojik matriks içindeki (kan, idrar vb) numune ölçümlerinde, matriksten gelen ölçümleri etkileyen ve girişim (interferens) olarak isimlendirilen pek çok endojen madde mevcuttur. Rutin Biyokimya Laboratuvarlarında kullanılan otoanalizör vb. cihazlarda bu etkilerden ötürü (hassasiyet ve seçicilik) ölçülebilen en küçük konsantrasyon çok yüksektir. Laboratuvarımızda kullanılan Tandem Mass cihazları ile (ng/ml) seviyesinde ölçüm yapabilmektedir. Alanında akredite olan laboratuvarımız ayrıca yılda üç kez uluslararası yeterlilik testlerine katılmakta ( College of American Pathologist (CAP) proficiency ) ve başarılı sonuçlar almaktadır.
Laboratuvarımızda; zorunlu, mevzuat gereği olanlar (idari-adli) dışında hasta ve örnek kabulü yapılmamaktadır. Sadece paydaşlarımızın klinik ve polikliniklerinde görevli hekimler tarafından istenilen ve istem yerinde alınıp laboratuvara uygun koşullarda gönderilen örnek analizleri gerçekleştirilir. Bu test rehberinin hazırlanmasının amacı laboratuvar yetkinliklerinin tanıtılması ve yapılan testlerle ilgili bilgilerin paylaşılmasıdır.
Hazırlayanlar:
Prof.Uğur Atik
Uzm.Ecz.Selma Özilhan
Uzm.Kim.Murat Özdemir